Bir Yolculuğun Sonu
Packers’ın 2021 yazından daha fazla dramalı bir off-season geçiremeyeceğini düşünürken 17 Mart perşembe gecesi gelen beklenmedik Davante Adams takas haberi, sadece Packers camiasını değil bütün NFL dünyasını altüst etti.
Adams ve Packers arasındaki sözleşme uzatma görüşmeleri nerdeyse 2 sezondur devam ediyordu. Geçtiğimiz off-season’da masadan kalkan Adams cephesi bu off-season için Packers’a bir şans daha vermişti. Bu büyüklükteki görüşmelerin kısa sürede tamamlanamayacağı bir gerçek. İşte tam da bu yüzden Packers, yıldız oyuncusunu franchise tag’leyip hem free agents olmasını engelledi hem de kendilerine 15 Temmuz’a kadar yaklaşık 4 aylık bir süre kazandırdı. Ortak kanı, iki tarafın da bu süre zarfı içinde Davante’nin isteklerine uygun, NFL tarihinin en çok kazanan wide receiver’ı olmak, bir kontrat üzerinde anlaşma sağlayacağı üzerineydi.
Ancak beklenenin aksine Davante Adams, Packers ile olan bütün köprüleri yakarak 2022 Draft’ı 1. ve 2. tur hakları karşılığında, kolejden en yakın arkadaşı Derek Carr’ın yanına, Las Vegas’a doğru yola çıktı.
Her işte bir hayır vardır
Takas haberini ilk duyduğum anda tabii ki dünya üzerindeki bütün Packers taraftarları gibi ben de buz kesildim. Adams’ın Green Bay’i bırakıp, hele ki Rodgers dönmüşken ve takım hala Super Bowl için “all-in” iken, başka bir takıma gideceğini aklımın ucundan bile geçirmiyordum. Günün sonunda ligin en iyi wide receiver’ını kaybetmek tabii ki çok üzücü fakat Davante’nin açısından baktığımız zaman kolejdeki en yakın arkadaşının yanında tarihin en fazla para kazanan non-QB oyuncusu olarak oynamak es geçilmesi güç bir fırsat.
Packers tarafından baktığımızda ise Green Bay’de oynamak istemeyen 30 yaşındaki bir wide receiver için iki tane prime time draft hakkı almak takımın geleceği için tarifsiz bir fırsat. Gutekunst ve ekibini böylesine zorlu bir süreci kendi lehlerine çevirdikleri için tebrik etmek gerekir. Ayrı bir parantez de Aaron Rodgers’a açmamız gerektiğini düşünüyorum. Davante’nin ayrılacağını bile bile Green Bay’de kalmayı tercih etmesi, kulübe olan saygı ve sadakatini gösteriyor. Jordan Love’ın draftı ile başlayan dramadan sonra, Gutekunst ve ekibinin bu takası Rodgers’ın haberi olmadan onayladığını düşünmüyoruz değil mi?
Davante’nin yarattığı boşluk evet çok ama çok büyük fakat unutulmaması gereken konu, Packers’ın hala ortalamanın çok üstünde bir takım olduğu. Özellikle topun defans tarafı belki de ligin en iyisi ve uzun bir süre daha beraber oynayacaklar gibi duruyor. İşin bir diğer ilginç tarafı da Rodgers’ın Davante’siz maçlardaki performansı. Takım koç LaFleur yönetiminde Davantesiz çıktığı yedi maçın yedisini de kazanmış durumda. Rodgers’ın bu 7 maçtaki ortalaması 300 yardın üzerinde. Hiç şüphesiz, MVP tek bir hedefe odaklanmadığında çok daha verimli oluyor. 49ers maçının son çeyreğinde double coverage’ta olan Davante’dense gün gibi açık olan Lazard’a atılacak bir pasın neleri değiştirebileceğinin hepimiz farkındayız. Zaten LaFleur’un hücum planının da güzelliği bu. Motion, RPO ve mesh gibi konseptlerle isimlere bağımlı kalmadan sistem üzerinden maç kazandırma potansiyeline sahip.
Peki ya şimdi ne olacak?
Herkesin aklında tek soru; Rodgers topu kime atacak? Hali hazırda Davante varken bile kısıtlı olan receiver soyunma odası, sözleşmesi biten TE Robert Tonyan, WR MVS gibi önemli isimlerden sonra iyice boşaldı. 18 Mart tarihi itibariyle wide reciever’larımız Allen Lazard, Randall Cobb ve Amari Rodgers. Takastan sonra Gutekunst’un elinde kullanılmayı bekleyen top 60’da 4 draft hakkı ve 20 milyon dolara yakın cap boşluğu bulunuyor.
Bu off-season Gutekunst’un kariyerinin en önemli sezonu. Yakın geçmişte Packers’ın bir drafta bu kadar yüksek haklarla girdiğini hatırlamıyorum. Draft’a çizilecek yol, sadece gelecek sezon için değil önümüzdeki seneler için de belirleyici olacaktır. İlk aklıma gelen isimler Drake London, Chris Olave ve Garrett Wilson. Wilson ve London’un 22. sıraya kadar düşmesini beklemiyorum fakat Chris Olave Packers için hem rota koşuşuyla hem de fiziksel özellikleriyle biçilmiş kaftan olabilir.
Sadece draft değil, free agency de Gutekunst’un aktif olacağı bir alan. Şimdiden Amerikan medyası bir çok ismi Packers için yazmaya başladı. The Athletic’ten Sheil Kapadia’ya göre şu an için boşta bulunan en iyi WR’lar arasında Odell Beckham Jr (ki Super Bowl’da ACL’sini yırttı), Jarvis Landry, JuJu Smith-Schuster, Julio Jones ve A.J. Green gibi isimler bulunuyor. Şahsen Bu listeden çekici gelen isim maalesef ki yok. JuJu’nun karakteri, Julio’nun Titans’ta geçirdiği sezon, Landry’nin slot receiver olması ve gitgide azalan fiziksel gücü. Bu sebeplerle free agency’de Gutekunst’un büyük isimlerden ziyade “sleeper” ve veteran isimlere yöneleceğini düşünüyorum.
Genel menajer Gutekunst’un önündeki üçüncü seçenek ise takas seçeneği. Packers’ın cephaneliğinde tam tamına 11 adet draft hakkı bulunuyor. Bu hakları kullanarak daha önce receiverları için tekliflere açık olduğunu belirten Seahawks gibi takımların kapısı çalınabilir. Her ne kadar DK Metcalf yerine Tyler Lockett’ı tercih etsem de Lockett’ın şu anki kontratıyla Green Bay’e gelmesi oldukça güç. Allen Robinson’ı kadrosuna kattıktan sonra Rams’te iyice gözden çıkarılan Robert Woods ve Mike Williams ile yeni kontrat imzalayan Chargers’da gözden düşebilecek olan Keenan Allen ise ismi geçen diğer oyuncular.
Sonuç olarak Green Bay Packers şu an için hala Super Bowl’un en önemli adaylarından. Geçen sezon harikalar yaratan defansın her parçası hala kadroda. Draftta yapıalcak DL, OLB ve CB katkılarıyla kadro derinliği konusunda da önemli bir gelişme sağlanacaktır. Top bundan sonra Koç LaFleur ve GM Gutekunst’un elinde. Nasıl bir rota çizecekleri ve Davante’nin yarattığı boşluğu nasıl dolduracakları sadece önümüzdeki sezon için değil Rodgers sonrası dönem için de hayati olacaktır.
